İki bayram arasi...

Star Tv'de "Papatyam" diye bir dizi var.Takip edenler bilirler.

Şahsen takip ettiğim söylenemese de yeni bölümünü kısmen izledim.

Bu haftaki bölümde Metin Akpınar her kimlerse iki kişinin evlenecekleri yönünde bir yalan söylemiş de kızın amcası filan düğün gününü konuşmak için Metin Akpınar'ın (dizideki adını hatırlamıyorum) evine gelmişler..Gençlerin evlenmeye niyeti yokmuş herhalde.Düğünü ertelemek için "İki bayram arasında düğün olmaz(?)" diyorlar.Karşı taraf çıkışıyor."Olur mu öyle saçma şey(?)" filan diyorlar.Neymiş; 1500 sene evvelki cahilâne bir uygulamayış da Araplara özgüymüş de modern dünya insanının uyması gereken bir kural değilmiş de...

Böyle uzayıp gidiyor mevzu...

Dizinin senaristini kınım kınım kınıyorum efenim.

Bir kere o mevzu o şekilde değil.Sizin iki bayram dediğiniz Ramazan ve Kurban bayramlarıdır ki bu iki bayramın arasında olmayan bir zaman dilimi bulabileceğinizi hiç sanmıyorum.Oysa ki Hz. Muhammed (s.a.v)'in İki bayram arası düğün olmaz dediği Müslüman'ın düğünü olan bayram namazı ile Cuma namazıdır.Ve siz bunu Müslüman bir halka cahilâne bir uygulama gibi gösteriyorsunuz.Hadisleri sıradan bir âdetmiş gibi halka lanse ediyorsunuz!

Onları çarpıtıyorsunuz.

Ya da senaryo yazarken yazdıklarınızı araştırma ihtiyacı hissetmeyecek kadar umursamaz insanlarsınız...

Zikre dalmis butun alem...

Zikre dalmis butun...

Zikre dalmış bütün âlem

Sübhanallah diye söyler

Arşı kürsi levh u kalem

Sübhanallah diye söyler

Gökyüzünde uçan kuşlar

Bulutlardan akan yaşlar

Yerler gökler dağlar taşlar

Sübhanallah diye söyler

Seher vakti esen yeller

Akan çaylar bütün göller

Yanan sahra, kızgın çöller

Sübhanallah diye söyler

Menekşeler, mor sümbüller

Yeşil otlar, gonca güller

Şakıyıp öten bülbüller

Sübhanallah diye söyler

Semada dönen felekler

Gece gündüz hep melekler

Denizde yüzen balıklar

Sübhanallah diye söyler

Gökyüzünde uçan kuşlar

Bulutlardan akan yaşlar

Yerler gökler dağlar taşlar

Sübhanallah diye söyler.

Arkadas Secimi

Hz. Mevlâna Muhammed Celaleddin-i Rûmî (k.s.):
"Arkadaş üç kısımdır: Birincisi gıda gibidir. (Hava, su ve diğer yiyecekler gibi) onsuz olmaz. İkincisi ilaç gibidir, insan hasta olunca lazım olur, başka zamanlarda aranmaz. Üçüncüsü ise; hastalık gibidir, hiçbir zaman talep edilmez.

Her insanın dört türlü arkadaşı vardır:
Birincisi ve en kıymetlisi, hem dünyada hem de ahirette faydası olandır. Dünya işlerinde ona yardım eder, ahirette de şefâat eder. Bu hem gölgesi, hem de meyvesi olan bir ağaç gibidir. Dünya hayatı gölge gibidir.

İkincisi, dünyada bir yardımı olmaz, fakat ahirette faydası çok olur. Bu da meyvesi olup da, gölgesi olmayan ağaca benzer.

Üçüncüsü, dünyada yardım eder ama, ahirette faydası olmaz. Bu da gölgesi olan meyvesiz ağaç gibidir.

Dördüncüsü, ne dünyada ne de ahirette hiçbir faydası olmaz. Gölgesi ve meyvesi olmayan kupkuru ağaçtan farksızdır. Böylelerinden uzak durmalıyız..."

Ebu Hureyre Radıyallahu anh anlatıyor: “Resulullah aleyhisselatu vesselam buyurdular ki: Kişi dostunun dini üzeredir. Öyleyse her biriniz, kiminle dostluk kuracağına dikkat etsin. (Ebu Davud, Edeb, 19, Tirmizi, Zühd, 45)

Can Yucel - Anladim

Bunca zaman bana anlatmaya
çalıştığını,kendimi
bulduğumda anladım.

Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu
varmış,

Kendi yolumu çizdiğimde anladım..

Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat,
okuyarak,dinleyerek değil..

Bildiklerini bana neden
anlatmadığını, anladım..

Yüreğinde aşk olmadan geçen hergün
kayıpmış,

Aşk peşinden neden yalınayak
koştuğunu anladım..

Acı doruğa ulaştığında
gözyaşı gelmezmiş gözlerden,
Neden hiç ağlamadığını
anladım..

Ağlayanı güldürebilmek,ağlayanla
ağlamaktan daha değerliymiş,

Gözyaşımı kahkaya çevirdiğinde
anladım..

Bir insanı herhangi biri kırabilir, ama bir
tek en çok sevdiği acıtabilirmiş,

Çok acıttığında anladım..

Fakat,hakedermiş sevilen onun için dökülen her
damla gözyaşını,
Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler
terkettiğinde anladım..

Yalan söylememek değil, gerçeği
gizlememekmiş marifet,

Yüreğini elime koyduğunda anladım..

''Sana ihtiyacım var, gel ! ''
diyebilmekmiş güçlü olmak,

Sana ''git'' dediğimde anladım..

Biri sana ''git'' dediğinde, ''kalmak istiyorum''
diyebilmekmiş sevmek,

Git dediklerinde gittiğimde anladım..
Sana sevgim şımarık bir
çocukmuş,her düştüğünde zırıl
zırıl ağlayan,
Büyüyüp bana sımsıkı
sarıldığında anladım..

Özür dilemek değil, ''affet beni'' diye
haykırmak istemekmiş pişman olmak,

Gerçekten pişman olduğumda anladım..
Ve gurur, kaybedenlerin,acizlerin maskesiymiş,

Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış,

Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..

Ölürcesine isteyen,beklemez,sadece umut edermiş
bir gün affedilmeyi,

Beni afetmeni ölürcesine istediğimde
anladım..

Sevgi emekmiş,

Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak
kadar sevmekmiş..

Televizyondaki Seyyahlar

Ayna:Devlet ayrımı yapmadan her ülkeyi karış karış geziyor.Her ne kadar bazı ülkelerde onlara zorluklar çıkarılsa da onların tek istediği işlerini yapmak ve bu yolda ilerlemek.Bence hak ettiğini de alıyor.Büyük bir izleyici kitlesi var.Ben bu programı tesadüfen izlemeye başladım.
Misafirliğe gittiğimiz bir evde nasıl olduysa kumanda benim elime geçti :)) Şöyle bir kanalları "geç geç" yaparkene bir de baktım ilginç görüntüler.Dünya manzaraları.Dedim bu program tam benlik :)) Bir ara zannediyorum dünyada gezecek yer kalmadı :)) eski bölümler oynatılıyordu sürekli.Neyse sayelerinde zihnimde iyice yer etti bazı bilgiler :)) Şimdi yeni bölümleriyle seyircisinin karşısında.
Bir ağ (web) sayfası da var.Blog tarzı; hoş bir sayfa...Sayfaya gitmek için tıklayın >>>
Aş Kendini (KanalTürk):Genellikle Avrupa ülkeleri geziliyor.Gezildiğini hatırladığım tek Asya ülkesi Singapur ki o da ekonomisi itibariyle Avrupa ülkelerinden geri kalmıyor.Bir atlasımda hatırladığım kadarıyla ülkenin ekonomisi dünya sıralamasında 8. sıradaydı.Yanlış hatırlamıyorsam tabi :)) Bu arada belki bazı Afrika ülkelerine de gidilmiş olabilir.Tüm bölümlerini takip edemiyorum.Neyse mesele bu değil.Güzel bir program.Gezi rehberi de diyebilirsiniz.
Türksoy'la İpekyolu (KanalTürk):Çok güzel bir program.Türk coğrafyası karış karış geziliyor desem yeridir.Balkanlar'dan Orta Asya'ya; Kırım'dan Kıbrıs'a kadar Türk diyarları geziliyor.Bu program sayesinde Türkî Cumhuriyetlerde bulunan pek çok güzel insanı tanımış oldum.Akerke Tacibayeva, Elfira Erkin, Kemal Sunal'ın Azeri versiyonu :) vs. vs. vs.
Tabi bir de devlet büyükleri var.
Programın ağ (web) sayfasına gitmek için tıklayın >>>>